Düşük Süt Hormonu Hamileliği Engeller Mi?

Kadınlarda doğurganlık, östrojen ve progesteron gibi hormonların etkisiyle ilişkilidir. Süt hormonu "prolaktin" de gebe kalma yeteneğiniz üzerinde büyük bir etkiye sahiptir ve beyindeki hipofiz bezinden salgılanır ve göğüslerin büyümesinden ve emzirme sırasında süt üretiminden sorumludur ve vücutta 300'den fazla başka işlevi vardır. Bazı sorunlar kan seviyenizin yükselmesine veya düşmesine neden olabilir. Süt hormonu düşüklüğü hamileliği engeller mi diye merak ediyorsanız işte cevabı bu yazıda…

Süt Hormonu Düşüklüğü Hamileliği Engeller Mi?

Süt hormonu hipotalamusun etkisiyle hipofiz bezinden salgılanır ve üretiminde diğer vücut hormonlarının da etkisi vardır. Normal oranlardan azalması nadirdir ve genellikle herhangi bir belirtiye neden olmaz, ancak azalma şiddetli ise doğurganlığınız üzerinde bazı olumsuz etkileri olabilir, işte bunlardan bazıları şunlardır:

·         Gecikmiş ergenlik

·         Adet bozuklukları

·         Gecikmiş hamilelik

·         Emzirme güçlükleri

Ancak asıl sorun yüksek prolaktin (kandaki süt hormonu) seviyesinde yatmaktadır, çünkü bu sorun özellikle hamilelikten ve ilk kez emzirmeden sonra çok yaygındır ve tamamen tedavi edilene kadar hamileliği engelleyebilir ve aşağıdaki semptomlara neden olabilir:

·         Emzirme olmaksızın memelerde süt üretimi

·         Cinsel ilişki sırasında vajinal kuruluk ve ağrı

·         Adet düzensizlikleri veya tamamen yokluğu

·         Gecikmiş hamilelik

Bu nedenle, hamileliğiniz gecikirse, kanınızdaki süt hormonu seviyesini ölçmeli ve yüksek veya düşükse, bunun arkasındaki nedeni bilmeli ve hızlı bir şekilde tedaviye başlamalısınız.

Süt Hormonundaki Düşüşün Nedeni Nedir?

Kandaki süt hormonunun azalmasının birçok nedeni vardır, işte bunlardan en bilenenleri ise şunlardır;

·         Sheehan sendromu: Doğal doğum sırasında ciddi kan kaybı yaşayan bazı kadınları etkileyen bir sendrom veya vücudu oksijensiz bırakan ciddi bir kan basıncı düşüşü ve bu da hipofiz bezinde ciddi bir eksikliğe yol açar. Böylece hormonlarını tekrar üretemez ve bu da emzirme yeteneğinizi olumsuz etkiler ve gelecekte hamile kalma yeteneğinizi etkileyebilir.

·         Sigara içmek: Nikotinin anti-prolaktin etkisi nedeniyle kadınların sigara içmesini süt hormonu eksikliği ile ilişkilendiren bazı kanıtlar vardır.

·         Doğumdan sonra plasenta kalıntıları: Doğumdan sonra vücudunuzda plasentanın küçük bir parçasının bile bulunması, kandaki süt hormonu seviyesinin düşmesine neden olabilir.

Kandaki süt hormonunun artmasının ise başka nedenleri vardır:

·         Hipofiz bezinde genellikle iyi huylu olan bir tümörün varlığı

·         Depresyon, yüksek tansiyon ve antipsikotikler gibi bazı ilaçlar

·         Kandaki tiroid hormonu seviyesinin düşük olması

·         Çemen otu gibi bazı bitkiler

Düşük Süt Hormonunun Tedavisi

Düşük prolaktin hormonunun tedavisi, kanınızdaki seviyesine ve azalmasının ardındaki nedene bağlıdır. İşte bunun detayları:

·         Hormon replasmanı: Prolaktin de dahil olmak üzere ciddi bir hipofiz hormonu eksikliğiniz varsa, doktorunuz ömür boyu hormon replasmanı reçete edebilir.

·         Egzersiz: Eksiklik küçükse ve büyük bir soruna neden olmuyorsa, egzersiz hormon üretimini uyarabilir.

·         Göğüs masajı: Meme masajı, özellikle meme başı bölgesi, hipofiz bezinden süt hormonu salgılanmasını uyarmaya yardımcı olur.

·         Doğal bitkiler: Çemen otu gibi bazı bitkiler süt hormonunun salgılanmasını artırmaya yardımcı olabilir.

·         Farmakolojik tedavi: Kusmayı tedavi etmek için kullanılan popüler bir ilaç olan "domperidon" gibi kanınızdaki prolaktin seviyesini yükseltmede yan etkisi olduğu tespit edilen bazı ilaçlar vardır ve bazı doktorlar bazen prolaktin üretimini uyarmak için kullanırlar.

Sonuç olarak, düşük prolaktinin gebe kalma yeteneğiniz üzerindeki etkisinin nadir olduğunu ve bunun gerçek etkisinin emzirememek olduğunu bilin. Bu nedenle doktor tarafından istenen muayenelere ve reçete ettiği tedaviye uymanız tavsiye edilir. Böylece süt hormonu gerçekten gebe kalma yeteneğinizi olumsuz yönde etkileyecek şekilde önemli ölçüde yükselmez.